Hemen yazının başında belirteyim.
Bu yazıyı Habertürk'ün bu yazısını okurken yazma kararı aldım.
1)Yalancı olması.
Bu en önemli sebep, Bunu besleyen bir çok detay var.
Bir haber çıkartıp bu haberin yalanlanmasına rağmen, hemen sonrasında yalanlanacak yeni bir haber bulmaları. Yalan Transferler, Yalan Demeçler, Hayal Ürünü konuşmalar, Gerçek dışı Transfer paraları.
2)Türkçeyi doğru kullanamamaları.
Bunun sebebi aslında Türkçeyi tam olarak bilmemekten de geçiyor.
Bir gün önceden tahmin edilen, gazete manşetleri.
Tamamen sıradan satırlarla dolu gazete sayfaları.
3)Tembel Olmaları.
Araştımacılıktan kaçıp hep kolay ve masaüstü haberler araştırmaları
onları tembel olmaya itiyor. Masabaşında birbirlerinin gazetelerini
okuyarak çıkardıkları yeni gazeteler bunu tetikliyor.
4)Aşşağılık Kompleksine sahip olmaları.
Bunu da Tarihi skorlarla yenildğimizde rakip hocalara bizim takımda
en çok kimi beğendiniz sorusu sormalarından ve
ertesi gün rakip hocanın gülerek verdiği cevabı haber yapacak
kadar dengesiz olmalarından anlayabiliriz.
Her başarı ve başarsızlıktan sonra Avrupa lı gazetelerinde
tek tek manşetlerini haber yapmaları da başka bir örnek olarak not düşebiliriz.
5)Her işin kolayına kaçmaları.
Gazetelerin spor sayfaları ve spor gazetelerini olduğu gibi resimlerle
doldurmaları yazı, yorum, analiz, eleştiriden çok, önceki tarihlerde çekilmiş resimlerle bu gazete sayfalarını dolması.
6)Yüzsüz olmaları.
Bir sezonda 120 tane yalan ve gerçekleşmeyen haber yaptıktan sonra
sezon sonunda tutan 1 ya da 2 transfer için biz zaten bunu söylemiştik
diyebiliyorlar.
7) Skora Endeksli olmaları.
Evet sadece skora. Hiçbir realitesi olmayan analizler,ve skor son dakikalara
dogru değişince yırtılan ve yeni baştan yazılan yazılar.
Skor kotu gidicne yerden yere vurdugunu bir sonraki hafta skor iyi gidince
gökyüzüne çıkartmalarından bunu da anlayabiliriz.
8) Okurları ve Reklam Verenleri
Ne olursa olsun ve ne kadar da gerçek dışı masaüstü haber haber olsa da
mutlaka onu okuyan birileri çıkıyor ve bu sayfalar da reklam alabiliyorlar.
Bu da bu sayfaların mürekkep bulabilmesine onu yazan ellerin hayatlarına
idame ettirebilmesine yol açıyor. Ve bu başarısızlık devam edebiliyor.
9)Eğitimsiz olmaları.
Spor yazarı başlığı altında, bir çok eğitimsiz insan ağzına nasıl gelirse
ekranlarda o şekilde konuşuyor. Bir şekilde hakemlik yapabilmiş,
futbolculuk yapmış birilerinin adının yanına hemen yazar etiketi yapıştırılıveriyor.
Hele bu "yazar" sokak ağzını iyi konuşabiliyorsa, bağıra çağıra konuşabiliyorsa,
Canlı yayında olduğunu farketmeden küfür de ediyorsa bir anda medyamızın göz bebeği oluyor.
10)Performans Kriteri olmaması
Bu başarısız medya her sene başa sarıyor. Futbol eleştiriliyor, Spor Eleştiriliyor
Ödüller Veriliyor.Cezalar alınıyor. Taraftarlar Kombine alıyor para ödüyor.
Ama Futbol Medyası hiçbir şekilde performası sorgulanamıyor. Küme düşen takımlar gibi Yazarlara yazdığı sakıncalı yazılar için 3 ay görevinden alıkoyulamıyor.Futbolcu adama çarpıyor. Cezasını çekiyor.
Yazar Futbolcuya çarpıyor. Kahraman oluyor.
Bu 10 Başarısızlık Kriteri kendi gözlemlerimle çoğu zaman gerilerek takip ettiğim medyamın benim kaydedebildiğim bulguları.
Medyanın tamamını kapsamamakla beraber %90 ı büyük bir oranla bu 10 kriterde ısrar ediyor. Bence ısrar etmeye de devam edecek zira sorgulanamıyor.
Tabi Büyük Payda da olmayan Uğur Meleke,Alaattin Metin, Altan Tanrıkulu gibi istisnaları da göz ardı etmemek lazım.
No comments:
Post a Comment